Boyun Ağrıları ve Tedavisi
Boynumuz baş ile gövde arasındaki bağlantıyı sağlayan, aynı zamanda da başın ağırlığını taşıyarak dengemizi sağlamamızda önemli bir rol üstlenen omurga bölümüdür. Boyun, omurganın en fazla yük taşıyan ve en hareketli bölümüdür. Bu nedenle travmalara da en fazla maruz kalan bölümlerden birisini oluşturmaktadır.
Boyun Ağrısı Nedir?
Boyun ağrısı, bel ağrılarına göre daha az sıklıkta görülmekle birlikte, genel toplumun üçte birinde rastlanılan bir sağlık sorunudur. Servikal omurgada yedi adet omur ve beş adet disk bulunur. Boynun başın ağırlığını taşıması, çok hareketli olması, fazla yük taşıması ve travmaya açık bir bölgede olması, onu dış etkenlere karşı daha duyarlı hale getirmektedir.
Boyun ağrıları çok yaygın karşılaşılan ve her iki cinste de eşit oranlarda görülen bir sağlık sorunudur. Masa başı çalışanları ve yoğun olarak bilgisayar kullananlar başta olmak üzere özellikle duruş bozukluklarında sık olarak karşımıza çıkmaktadır.Boyun ağrıları yaşın ilerlemesiyle birlikte artış göstermektedir. Özellikle 40-60 arasındaki yaş gruplarında daha sık gözlenmektedir. Günlük yaşamdaki gerilimler ve iş stresi de boyun ağrılarına neden olabilen diğer faktörler arasında sayılabilmektedir.
Boyun Ağrısı Neden Olur? .
Servikal omurgada yaşla birlikte artan dejenerasyonlar, kas gerilmeleri (aşırı bilgisayar ve cep telefonu kullanma, kötü pozisyonda kitap okuma, dişleri sıkma gibi) kas spazmı oluşturarak boyun ağrılarına neden olabilirler. Yaşla birlikte meydana gelen eklem ve kıkırdak aşınmaları, sinir sıkışmaları ve genel yaralanmalar da diğer boyun ağrısı nedenleri arasında sayılabilir.
Servikal omurga ve çevre dokularda gelişen kronik travma, dejenerasyon ve kireçlenme gibi nedenler sonucunda inflamasyon ve doku hasarları oluşabilir. Boyun kas dokularında meydana gelen spazm ve gerilmelerde boyun ağrısına neden olabilirler. Servikal omurgada en sık boyun ağrısına neden olabilecek bölgeler genellikle C4-C6 arasındaki (servikal 4’üncü ve 6’ıncı arası) kısımlar gelmektedir.
Whiplash Sendromu olarak bilinen ve genellikle araba kazaları sonrasında görülen yaralanma tipinde, kazazede de başlangıçta hafif bir boyun ağrısı gözlenir. Ancak birkaç saat sonrasında ağrı şiddetlenir ve buna boyun sertliği de eşlik eder. Bu rahatsızlık birkaç günde en üst seviyelere ulaşarak, yaklaşık bir ay içinde kendiliğinden düzelme göstermektedir.
Boyun ağrılarının en sık nedeni yaklaşık %95 oranlarda mekanik tipte olanlardır. Boyun ağrılarında kesin neden genellikle bulunamaz. Hastalarda;
- Kemik yapıya bağlı olarak; doğumsal tortikolis, travmalar, kırıklar, kaymalar, kireçlenmeler, dar kanal,
- Romatizmal hastalıklar; ankilozan spondilit ( AS) ve romatoid artrit (RA) vb.
- Tümörler, enfeksiyonlar
- Yumuşak dokuya bağlı; duruş bozuklukları, fibromiyaji vb.
- Sinir ve damarsal problemler gibi birçok hastalık nedenler arasındadır.
Boyun Ağrısında Ne Tür Belirtiler Görülür?
Hastalarda en sık görülen belirti, fizik aktivite ile artan istirahat ve sıcak kompres ile geçen boyun ağrılarıdır. Ağrı genellikle künt tarzda olsa da, bıçak kesilmesi tarzı ağrılar da oluşabilir. Sabah tutukluğu nadirdir, olsa bile kısa sürelidir.
Ağrı omuz, sırt bölgesine yayılabilir. Başın arka kısmı, omuz çevresi, kol ve göğüs ön kısmına yayılabilir. Ağrıya baş dönmesi, dengesizlik ve ellerde uyuşma eşlik edebilir. Zaman içinde hastalarda eşyaları kavrama ve kaldırma gibi sorunlar da ortaya çıkabilir.
Boyun Ağrısı Tedavisi Nasıl Olmalıdır?
Hastalar fizik tedaviden oldukça fayda görse de, tedaviden önce mutlaka duruş bozukluklarını düzeltmeye yönelik önlemler anlatılmalıdır. Akut dönemde;
- 1-2 günlük kısa süren istirahat
- Kas gevşetici ve ağrı kesici ilaçlar
- Tens, sıcak uygulama, interferans, ultrason, lazer, hilterapi, traksiyon, masaj ve bantlama gibi çeşitli fizik tedavi uygulamaları
- Tetik nokta enjeksiyonları, nöralterapi
- Manüplasyon uygulamaları yapılabilmektedir.
İmmobilizasyon (sabitleme) akut dönemde yumuşak bir boyunluk ile uygulanabilir. Boyunluk uygulama süreleri kısa tutulmalı , günlük 1-1.5 saat gibi kısa sürelerde uygulanmalı ve tedavi olarak da bir buçuk ayı aşmamalıdır.